Kısırlık Nedir, Tedavisi Var Mıdır?

Kısırlık, temel anlamda çiftlerin çocuk sahibi olmayı istedikleri halde bilinen ya da bilinmeyen nedenlerden dolayı bebeklerinin olmamasıdır. Kısırlık, tek taraflı değildir. Gebe kalamayan kadına kısır denildiği gibi, gebe bırakamaya erkeğe de kısır denir.

Evli oldukları halde düzenli olarak cinsel ilişki sürecine devam eden, bir çiftin normal şartlar altında ilk 5 senede çocukları olur. Belirlenen zaman diliminde çiftlerin çocuğu olmamışsa, eşler ayrı ayrı kısırlık yönünden araştırılmalıdır.

Kısırlık, kadında olduğu gibi erkekte de olabilir. Bu nedenle eşler tedaviye birlikte gitmelidir. Çocuğu olmayan çiftlerde, kadını suçlamak, kadına kısır demek yanlış olur. Bu durumda sorun kadında olduğu gibi erkekte de olabilir.

Kısırlık nedir, tedavisi var mıdır, kısırlığın nedenleri nelerdir, konusunu konuşuyoruz. Erkeklerde kısırlığın nedenleri kısa bir sürede teşhis edilebilir. Kadınlardan kaynaklanan kısırlığa tanı koyabilmek bazen yıllar alır. Kısırlıkta önemli olan tanı koyabilmektir. Tanı koyabildikten sonra tedavi süreci hızlı bir şekilde ilerler.

Yapılan araştırmalara göre evli oldukları halde çocuk sahibi olamayan çiftlerin %10 kısırlık nedeni ile çocuk sahibi olamamışlardır. Çiftler evliliklerinin ilk yıllarında çocuk sahibi olmak istemedikleri için, kısırlık olsa bile bunu fark etmezler. Bazı çiftler durumu fark etseler bile yakınlarına çocuk düşünmediklerini söylerler.

Çocuk sahibi olmak için en ideal yaş dönemi 20 ila 30 yaş arasıdır. Uzmanlara göre 30 yaşından sonra kadının döllenme özelliği hızla azalır. Bu nedenle çiftlere kısırlık teşhisi konulup, kısırlığa neden olan duruma tanı konulunca vakit kaybetmeden tedaviye başlanmalıdır.

Kısırlık 2 kısımda incelenir.

             1- Birincil kısırlıklar: Cinsel yaşamın başlamasından itibaren anne de döllenmenin hiç olmamasıdır. Bu durum erkek ya da kadından kaynaklanabilir. Erkeğin spermlerinde canlı hücre olmadığı takdirde erkek, kadını gebe bırakamaz ya da kadından kaynaklanan nedenlerden dolayı kadın gebe kalamaz.

            2- Cinsel yaşamın başlaması ile birlikte döllenme olduğu halde bilinen ya da bilinmeyen nedenlerden dolayı döllenen yumurtanın anne karnında gelişimini tamamlayamadan, dışarıya atılmasıdır. Halk dilinde bu duruma düşükte denilir. Tekrarlayan düşükleri nedeni mutlaka araştırılmalı ve ona uygun tedavi başlatılmalıdır.