HIV Tedavisi

HIV Tedavisi.

HIV/AIDS Nedir?

AIDS ve HIV için genel bir açıklama yapılacaksa “insanın bağışıklık sisteminin zayıflaması” şeklinde açıklanabilir. HIV, bağışıklık sistemini etkisiz haline getirmeye çalışan bir virüstür. Tedavi edilmediği durumda ve geçen zaman sürecinde insanı güçsüzleştirir ve yavaşça etkisiz hale getirir. AIDS bulaştıktan sonra vücut direncini kaybeder, kendini koruyamaz ve zayıf düşer. HIV virüsünün yanında diğer hastalıklara karşı da direnemez. AIDS de kısaca bağışıklık sistemi yetmezliği hastalıklarının tümüdür şeklinde açıklanabilir.

Hastalığın Belirtileri

Hasta, virüsü kaptığı ilk zamanlar belirtileri net bir şekilde göremeyebilir. Çünkü bu virüsünde bir kuluçka dönemi vardır. Hastanın ilk şikâyetleri genelde grip etkileri şeklinde olabilir. Hasta ateş yükselmesi, boğaz ağrıları, lenf bezlerinin şişmesi gibi şikâyetlerle doktora gidebilir. Bu virüsün ilk belirtileri olabilir, viral enfeksiyon etkileri gösterebilir. Hastalığın şiddetine ve kişinin vücut direncine göre virüs latent bir döneme girebilir. Yani bu latent dönem 1 ay kadar da olabilir 10 yıl kadar da. Hastalık bu latent dönemde daha fazla belirti göstermez, sessiz kalabilir. Hasta kendisini sadece grip atlatıyormuş sanabilir. Bu yüzden aşağıdaki belirtilerden en az birkaç tanesi yaşanıyorsa kişinin doktoruna danışıp bir test yapması önerilir.

  • Aşırı yorgunluk, halsizlik
  • Belli bir sebebi olmadan aşırı yükselen ateş
  • Deride oluşan lekeler ve şişkinlikler, zamanla geçmez ve çevre derisinden daha sert bir yapısı vardır
  • Uykuda aşırı terleme
  • Sebebi bilinmeden ortalama iki ay gibi bir sürede içerisinde 8-10 kilo verilmesi
  • Boyun, koltukaltı, boğaz gibi bölgelerde lenf bezlerinin şişmesi
  • Geçmeyen ishal
  • Aşırı öksürme, nefes almakta zorlanma

Nasıl Tedavi Edilir?

Ülkemizde bu hastalığın ilk teşhisinden bu yana, tedavi yöntemleri oldukça gelişmiştir. Uzun zaman önce tedavi süreci sırasında hastalar fazla miktarda ilaç kullanıyor ve bu onların günlük hayatının seyrini etkiliyordu. Fakat gelişen sağlık koşulları sayesinde hastanın birkaç tablet kullanması günlük yaşamı kolaylaştırmıştır. Ülkemizde kullanılan bu ilaçlara antiretroviral denmektedir. Bu ilaç kendi içerisinde altı sınıfa ayrılır. Her hastanın kendisine özel tedavi süreci vardır. Bu tedavi süreci hastanın yaşamı boyunca doktor kontrolünde sürmelidir. Birçok hastalık gibi bu hastalığında erken teşhisi çok önemlidir. Erken teşhis edilen hastalığın tedavi sonucu çok daha başarılı olacaktır.

Yan Etkileri Var Mıdır?

Her hastalığın, ilacın az çok yan etkisi olabilir. Ancak hastalık sürecinde bu hastalığın aşırı yan etkileri yoktur. Hafif bir şekilde atlatılabilir. En çok görülen yan etkisi mide bulantısı, aşırı yorgunluk, halsizliktir. Tedaviye başlanan ilk birkaç haftada görüldüğü gibi daha sonrasında geçebilir. Eğer devam ediyorsa doktorunuza danışıp ek veya farklı ilaç kullanımı ile yan etkileri en aza indirebilirsiniz.

Evde Tedavi Süreci

Belirtileri grip olduğu gibi bulaşıcı olması da o derece basit değildir. Kolay bir şekilde bulaşan bir hastalık değildir. Sosyal hayatı etkilemez. Aynı kullanılan tabak, çatal, havlu vb. eşyalardan bulaşmaz. Kişinin günlük hayatını daha sağlıklı beslenmesi, spor yapması, bağışıklık sistemini güçlü tutmasıyla etkiler. Hastalık mikrobu taşıyan kişi, dengeli ve doğal beslenmelidir. Daha çok antioksidan besinler tüketmelidir. Kişi düzenli uyumalıdır. HIV virüsü taşıyan hastaların yaşam standartlarının kaliteli olması gerekmektedir. Tedaviye ek olarak günlük hayatta alınan önlemler sayesinde hastalığın seyri çok uzun yıllar aynı ayarda gider. Günümüzde HİV virüsü taşıyarak hayatına devam eden çok fazla insan vardır. Fakat bulaşıcı bir hastalık olan AIDS’nin üçüncü kişiye bulaştırılmaması için özellikle korunmalı cinsel ilişki şarttır.

YORUMLAR

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

11 Mayıs 2018

Vakumla Doğum Riskleri Ve Faydaları Nelerdir? Doğumda müdahale gerektiren durumlarda...

Doğum

7 Haziran 2016